Bir Masum Mor Menekşe
Eee bütün gün yoruldunuz. Gerek evde gerekse iş yerinde… Günün sonunda, sizelere rahatlamanız ve göz banyosu yapmanız için biricik menekşemin fotoğrafını yolluyorum. Relax biraz relax :) Bu arada tarif kısmına baktığınız da çiçek bakımıyla ilgili internetten edindiğim bilgileri bulabilirsiniz. Sevgiler…
Öylesine zarif ve öylesine güzel ki içini ısıtıyor insanın işte diyor geldim buradayım.
Mutfağın köşesinde camın hemen dibinde, sizinle başlıyor yemeklere,koşuturmaya, hayatın karmaşasına ve yine sizinle sonlandırıyor günü.. Ama hercai ama nazlı bi o kadar alımlı…
Gülsen gülüyor seninle coşuyor, rengine renk katıyor.
Çok hüzünlensen anlıyor sanki…
Çiçek bakımı
Evde bitlikleri nereye koymalıyız ?
Bir bitki satın aldığınızı veya size bir çiçek hediye edildiğini düşünelim. Bu çiçek için en uygun yer neresi olabilir?
Evinizin içerisinde her nokta bitki yetiştirmek, onları başarılı bir şekilde büyütmek için uygun değildir. Seçilen yerin bitkinin belirli temel ihtiyaçlarını karşılaması gerekir, bitkinin yerleştirildiği yer bitkiler için gerekli ışığı almalı yeterli nem ve uygun sıcaklık sağlanmalıdır. Işık, nem ve sıcaklık başarılı bitki yetiştirmenin üç önemli faktörüdür. Bitkileri ev içerisinde koyacağınız yere karar verirken bu faktörleri daima dikkate almalısınız.
Daima hatırımızda tutacağımız noktalardan birisi de bitkiler pencereye çok yakın kondukları taktirde uzun süre direkt güneş ışığına maruz kalmalarıdır. Bitkilerin büyük bir bölümü doğrudan güneş ışığını sevmezler. Bitkilerle ilgili diğer bir problem de bitkilerin pencerelerin çok yakınına konulduğunda ortaya çıkar. Özellikle kışın dış ve iç sıcaklık arasındaki fark şaşırtıcı derecede büyüktür. Bitkinin bir tarafı odanın ılımlı havasından yararlanırken diğer tarafı camdan geçip gelen soğuk havanın etkisine maruz kalacaktır. Bitkilerin zarar görmesine neden olacak derecede uzun süre pencerelere dayanmasına dikkat edilmelidir.
Işık
Günümüzde salon bitkileri çoğunlukla seralarda yetiştirilir. Ancak bu konu sözü edilen bitkilerin gelişme alışkanlıklarının değişmesi olarak düşünülmemelidir. Bitkilerin doğal çevrelerinde ışığa gereksinimleri olduğu için salon bitkilerine uygun miktarda ışık sağlanması gerekir. Bitkilerin gerektiği şekilde gelişme ve büyümeleri için ışık çok önemli bir faktördür. Söz konusu bitkiler çok karanlık bir yere konulduğunda bitki sağlıklı görüntüsünü kaybeder. Oysa pencere kenarına ya da yakınına konulduklarında sağlıklı geliştikleri görülür. Açık renkli bir duvar karşısında bitkilerin daha iyi gelişmeleri ve koyu renkli bir duvar karşısında ise kötüleşmesinin nedeni de budur. Eğer çiçekler karanlık bir yere konulmak zorunda kalırsa bu sorun yapay bir ışık kullanılarak çözümlenebilir. Yapay ışık uygulamada en iyi yöntem florasan lambaların kullanılmasıdır. Bitkiler başka bir odadan yansıtılmış ışık sağlanan bir yere konuldukları zaman daha iyi gelişirler. Direkt ışık kaynağı almayan bir odada bile özenli bir yönlendirme yapılabildiğinde bitkiler uygun bir gelişme sağlayabilecek yeterli yansıtılmış ışığı alabilirler.
Sıcaklık
Evlerde yetiştirilen salon bitkileri,seralardan gelmiş olsalar bile, bizim sahip olduğumuzdan daima ılık iklim kökenlidir. Afrika menekşeleri ve çöl kaktüsleri gibi bitkiler fazla sıcaklık isterler ve dışarıya bahçeye konulduklarında yaşamlarını sürdüremezler. Sürekli ve sık sık değişikliklerin olduğu yerler onlara zararlı olacaktır. Hol radyatörlerinden sıcaklık uçup giderken ön kapı her zaman soğuk hava akımlarına açıktır. Bu çeşit düzensiz sıcaklık değişiklikleri bitki için zararlıdır. Yazın sıcaklık kışa göre 5-10°C daha fazla olmalıdır. 97-99. sayfalarda resimlerle açıklanan bitkiler için ideal sıcaklıklar belirtilmiştir.
27-28°C (80°F)
Yüksek hava nen de salon bitkileri için maksimum sıcaklık
22-23°C (72°F)
Salon bitkilerinin büyük çoğunluğu için maksimum sıcaklık.
15-16°C (60°F)
Tropikal salon bitkiler için en düşük sıcaklık.
12-13°C (45°F)
Bilinen salon bitkileri için minimum sıcaklık.
5-10°C(36°F-42°F)
Dayanıklı salon bitkileri için kış sıcaklığı.
Nem
Bitkiler yetişme ve gelişmeleri için gereken besin maddelerini kökleri vasıtasıyla emdikleri suyla birlikte alırlar. Saksıdaki toprak nispeten. Steril musluk suyu ile sulanırsa kompostta bulunan besin elementlerini alabilir. Bir süre sonra toprak fakirleşir veya besin maddeleri süzülür gider. Bu nedenle bitkilere düzenli aralıklarla, bitki bakım rehberinde belirtildiği gibi haftada bir ya da 15 günde bir, suya ilave edilmiş bitki besini formunda ekstra besin maddesi verilmesi gerekir.
Yarayışlı bitki besin maddelerinin çeşitli tipleri vardır. Bunlarla birlikte daima kullanılma önerileri göz önünde tutulmalıdır.
Çok sayıda besin elementlerini içerdiği için yağmur suyu musluk suyundan daha yararlıdır.
Bu nedenle, eğer mümkünse, yağmur suyunun bitkilere püskürtülmesi en iyi yoldur. Bu yalnızca bitkilere yararlı olmakla kalmaz, aynı zamanda kireçsiz olduğu için yapraklar üzerinde çirkinliğe neden olan beyaz lekeleri de azaltır. Püskürtmeden kaynaklanan bu lekeler hoş değildir, ancak sıvı, sprey formunda kullanılabilen yaprak parlatıcıları “Life Shine” ile kolayca uzaklaştırılabilirler. Eğer sıvı for-mundaysa,madde az miktarda suda çözülür ve bu solüsyonla yapraklar silinir. Böylelikle yapraklar güzel ve sağlıklı bir parlaklık kazanırlar.
Püskürtme özellikle, kışın ısıtma sistemleri nedeniyle kurulaşan atmosferde daha büyük önem taşır.
Bitkiler, yaprakları arasında iyi bir şekilde dağıtılmış buhar veya suya ihtiyaç duyarlar. Fazla su zarara neden olabilir. Ancak bitki spreyleriyle hafif bir yağmurlama kesinlikle herhangi bir zarar meydana getirmez.
Uygun Su miktarı
Yeterince “nemli tutulması gerekir” sözü bitkinin su ihtiyacı konusunda bir açıklık getirmemektedir. Bitkilerin su ihtiyacının ne zaman ve ne kadar olacağını bilebilmek için tecrübe gerekmektedir. Burada parmak uçlarınız zamanla tecrübe kazanacak ve ıslak (suyun topraktan sızması), orta nemli ve kuru (parmağın nem hissetmemesi) arasındaki farkı hissedecektir. Bu basit yöntemi uyguladığınız sürece günden güne fark eden toprak neminin derecesini ölçer hale gelebilirsiniz. Aynı zamanda saksının dibi ve altındaki tabağı da sık sık kontrol edilmelidir. Saksının drenajı iyi yapılmalı su dipte birikmemelidir.
Uygun Su çeşidi
Pek çok yerde musluk suyu iyi bir sulama suyu olamaz. İçindeki kireçten ileri gelen sertlik fazla olursa Açelya, Ortanca, Orkide gibi kirece duyarlı bitkiler bundan zarar görürler. Musluk suyunun sertliği, basit yumuşatıcılarla düşürülebilir. Yumuşak su, yağmur suyundan, buzdolabı defrost suyundan veya bazı su kaynaklarından sağlanabilir. Sudan ileri gelen zararlı maddeler saksı toprağının yüzünde toplanır. Her yıl saksı toprağının üst katmanını atıp, saksı değiştirmek bitki için oldukça faydalıdır.
Suya batırarak sulama
Suya batırma sadece yazın ve iyi drenajlı saksılardaki geniş, çalı tipli bitkilerde uygulanan bir metodudur. Uygun bir kabı veya mutfak lavabosunun ılık su ile doldurulup bitkinin içine daldırılmasıdır. Bu şekilde sulamada saksıdan kirli havanın atıldığını gösteren pek çok hava kabarcığının çıktığı gözlenir. Yaklaşık 10 dakika sonra bitki sudan çıkarılarak saksıdan hiç su süzülmeyinceye kadar yarım saat kurutulur. Sonra pencere kenarına yerleştirilir. Taze hava su süzüldükçe köklere doğru nüfus ederek, kökleri uyaracaktır.Bu istemin yazın haftada bir yapılması bitkinin sağlıklı gelişebilmesi açısından çok büyük önem taşır.
Tatiller
Tatile çıktığınızda evdeki bitkilerinizin bakımı nasıl olacaktır? Çoğu kişinin karşılaştığı bir sorundur. Çiçekleri bırakıp iyi olmalarını beklemek yeterli değildir. Birçok bitki yazın bahçeye çıkarılabilir. Saksı kenarı toprağın altında kalacak biçimde toprağa sokulur. Böylece saksıdaki toprağın kuruması önlenir. Bitkilerinizi evde bırakmak zorunda iseniz, bitkilere birkaç hafta yetecek besinleri ve suyu sağlayacak birçok buluştan yararlanabilirsiniz. Bir çeşit bitki kabı olan ve su absorbe eden köpükten yapılmış bir buluş aynı zamanda besin maddesi de içermektedir.
Eski usulde ise bitkiler banyo kenarına konur ve emici yün iplikler vasıtasıyla her bitkiye yavaş fakat düzenli su sağlanır. Benzer bir sistem, büyükçe bir kova ya da kase ile herhangi bir yere kurulabilir. Bununla birlikte evde bulunulmadığı zamanlar bitkilerin doğrudan güneş ışığı alan fazla ısıtılmış bir odada bulundurulmaması gerektiği akıldan çıkarılmamalıdır.
Öneriler
Çakıl Üzerinde Çiçek Soğanı: Kasım-Aralık aylarında çiçek açan Narcissus ve Hyacintus soğanları Eylül ayı sonunda çakıl taşları ile hazırlanan dikim yerine yerleştirilir. Bu bir cam kase olursa bitkinin köklenmesini izlemek mümkündür.
Yapraklar da kireç lekeleri: Buna çok miktarda kireçli su püskürtülmesi neden olur. Ancak bu lekeler sprey ya da sıvı şekilde bulunan yaprak parlatıcıları ile giderilebilir.
Yapraklanın temizliği: Süs bitkilerinin yaprakları üzerinde zamanla tpz tabakaları oluşur. Bu tozlar yaprak gözeneklerinin kapanmasına dolayısıyla solunuma engel oldukları için bitkinin yaşam fonksiyonlarında aksamalar meydana gelir. Bu gibi sorunları ortadan kaldırmak için yaprakların bir sünger yardımıyla oda ısısında olan kireçsiz su ile temizlenmeleri gerekir.
Sabun ve Alkol: 24 gr sabun, 1 İt su ve 10 cc alkol karıştırılarak bir eriyik elde edilir. Bu karışım evde kolayca hazırlanan etkili bir ilaçtır. Bitkilerin öz sularını emerek yaprak kıvrılması ve şekil bozukluğuna yol açan yaprak bitlerine karşı kullanılabilir.
Yer değişikliği: Bitkilerin sıkça yer değiştirmesi son derece sakıncalıdır. Bitkileri yerleştirirken uzun süre kalabileceği yer düşünülmelidir. Yaprakların ve tomurcukların dökülmesi gibi sakıncalar yaratabilir.
Sulama: Soğuk su bitkilerde yaprak lekeleri, doku, kök çürükleri gibi zararlar yapabilir. Sulama genellikle oda sıcaklığında kireçsiz su ile yapılmalıdır.
Kirli saksılar: Bitki hastalık etmenlerinin uygun gelişme yerleridir. Saksı ister plastik, ister toprak olsun boşaltıldığı zaman iyice temizlenmelidir. İçinde soda bulunan sıcak su ile fırçalanmalı ve durulanmalıdır.
Tırmanan bitkileri nasıl desteklemeli: Bazı tırmanıcı bitkiler duvar üstünde sağlam bir pençeye sahiptirler. Bazı türlerin tırmanabilmesi için yardım gereklidir. Bu yardım, duvara vida monte edilip sürgünlerin ince teller yardımıyla bunlara tutturulması suretiyle olabilir. Duvara tel gerebilir, ağaç direkler koyabilirsiniz. Ancak yapılan düzenlemede bitkinin yeterli ışık alması gerektiği unutulmamalıdır.
Başka destek çeşitleri: Bazı küçük bitkiler, saksıya demir çember monte edilip bununla desteklenirler. Stephanotis, Ho-ya carnosa gibi ince sürgün veren bitkiler için demir çember son derece uygundur. Fakat Philo-dendron, daha büyük bir destek ister. Bu tür bitkilerin desteklenmesinde; üzeri yosun veya sünger kaplı plastik bir boru kullanılabilir. Yosunlar, boruya naylon ipler ile bağlanmalı, zaman zaman da ıslatılmalıdır. Böylece bitkinin hava kökleri yosunlar arasına girip desteğe tutunacaklardır.
Saksı değiştirme
Belirli kurallara dikkat edildiği sürece saksı değiştirmek zor değildir.
Saksı değiştirmede dikkat edilecek hususlardan biri bitkinin fizyolojik durumu ile ilgilidir. Büyümenin gözle görünür yavaşlaması, bitki renginde solgunluk (hastalık haricinde) köklerin saksının deliklerinden çıkması gibi. Diğer önemli bir husus da, değiştirilecek saksılarla ilgilidir. Eğer saksı yeni ise kullanılmadan önce kireçsiz suda 24 saat bekletilmeli suyu tamamen emmesi sağlanmalıdır. Bu kural toprak saksı için geçerlidir. Eski saksılar ise içi ve dışı su altında iyice fırça ile temizlendikten sonra kullanılmalıdır. Temel kurallardan birisi de saksı drenajının iyi olmasıdır. Suyun saksının dip kısmında birikmesi köklerde çürümeye yol açacaktır. Ancak kırık saksı parçalarıyla yapılan basit bir drenaj (suyun akışının düzenlenmesi) çıkabilecek problemleri ortadan kaldıracaktır.
Değiştirme işlemine gelince; Değiştirilecek saksıdaki bitki toprak yüzeyinden sol elin yüzük parmağı ile işaret parmağı arasına alınır, saksı sağlamca tutularak ters çevrilir. Saksının bir kenarı hafifçe sert bir yere vurularak bitkinin serbestçe saksıdan çıkması sağlanır. Yeni saksının dip kısmındaki su akıtma deliğinin üzerine birkaç saksı kırığı konduktan sonra üzerine 3 cm kadar taze toprak konur, bitkinin köklerinden, eski toprak silkelendikten sonra saksının ortasına gelecek şekilde oturtulur. Kalan boşluk taze toprakla saksının üst düzeyinde 1-2 cm boşluk kalacak şekilde doldurulup sert bir yere vurularak toprağın sıkışması sağlanmalıdır. Değiştirme işlemi bittikten sonra toprak tümüyle nemli duruma gelinceye değin su verilir ve güneş ışığı almayan aydınlık, ılık bir yere yerleştirilerek köklerin yeni ortamlarına uymaları sağlanır.
Saksı toprağının değiştirilmesi gibi gevşetilme yoluyla havalandırılması da önemlidir. Bu işlem için.uç kısmı hafif sivri tahta çubuktan yararlanılabilir. Köklerin zarar görmemesine dikkat edilmelidir.
Budama
Salon bitkilerinin çoğu, kış soyunca büyümelerini durdurur-ar. Dinlenme devresi Şubat ayında sona erer ve yeni bir büyüme mevsimi için uyanırlar. Gövdeleri odunsu yapıda ve fazla boylanma özelliğine sahip olan salon bitkilerinin alt kısımlarından başlıyarak dallanmalarını sağlamak için budama gereklidir. Bazı bitkiler çok uzun olarak bazıları da enlemesine büyürler. Dikkatli bir budama sonucunda doğal şekillerini yeniden kazanabilirler.Budama genellikle ilkbaharda yapılır. Bazı bitkiler ise çiçekleri geçtikten sonra budanır.Büyüme döneminde daha hızlı gelişen üst sürgünleri zayıflatmak için yumuşak tepe sürgünleri alma ile yan dallarının daha iyi gelişmesi ve daha bol çiçeklenmesi sağlanır. Aynı zamanda bitki üzerindeki açıp geçen çiçekleri sapları ile birlikte kesilmeleri gerekir. Budama kısımlarından aynı zamanda çelikte alınabilir. Doğru olarak yapıldığı sürece bitkiye hiçbir zarar getirmeyeceği gibi devam eden büyümeye daha iyi gelişme şansı verir. Budamada kullanılacak aletler keskin olmalıdır. Aksi halde kapanmayan yaralar bitkiyi çürütüp ölmelerine neden olacaktır.
Bonsai: Japon ve Çin adetlerinden olan bu kültürün en çarpıcı özelliği; gelişimini tamamlamış, yapraklanması ve çiçeklen-mesi bakımından büyük bir ağacın tüm özelliklerini taşıyan minyatür bir modeli olmasıdır. Küçük görünüşünü koruyabilmek için zaman zaman budama gereklidir. Aydınlık, serin bir ortamda bulundurulmalı su püskürtülerek nemlendirilmelidir.
¼br>
Çiçeklerin dili ve anlamları
Alsiyum: çekiciliğin ötesinde değer verme
Amarillis: muhteşem güzellik
Anemon: terk etme
Angelica (melekotu): yüksek düşünceler
Aster: hislerine katılıyorum
Azelea: ılımlılık, itidal
Defne: şan
Belledonna zambağı(Amaryllis belladonna): dua, sessizlik
Bluebell: metanet, tutarlılık
Borage: cesaret
Lahana: kâr, kazanç
Kırmızı Kamelya: gerçek mükemmellik
Beyaz Kamelya: kusursuz sevimlilik
Kırmızı karanfil: ah bu benim zavallı yüreğim
Çizgili Karanfil: geri çevirmek
Sarı Karanfil: küçük görmek, aşağılamak
Pembe Vişne çiçekleri: iyi eğitim
Noel Gülü: skandal
Kırmızı Krizantem: seni seviyorum
Beyaz Krizantem: gerçek
Sarı Krizantem: bir parça sevgi
Clematis: Zekâ parıltısı
Columbine: aptallık
Convolvulus: kısa bir eğlence
Çiğdem: gençlik, mutluluk
Siklamen: çekingenlik
Nergis: saygı
Dahlia: gösteri, görkem
Papatya: masumiyet
Fennel: dalkavukluk, yağcılık
İncir: aylaklık, tembellik
Foxglove: içtensizlik, samimiyetsizlik
Küpeçiçeği: tat
Gilliflower: düşkünlük
Funda: yalnızlık
Hollyhock: cömert düşkünlük
Honesty: dürüstlük, doğruluk
Hanımeli: tutku, hırs
Şerbetçiotu: haksızlık, adaletsizlik
Sümbül: oyun
Hyssop: özveri, fedakârlık
İris: mesaj
Sarmaşık: bağlılık,sadakat Yasemin: iyi huyluluk
Fulya: bana düşkün olmanı arzuluyorum
Larkspur: aldatmak
Lavanta: güvenmemek
Leylak: aşkın ilk izleri
Beyaz Zambak: saflık, duruluk
Sarı Zambak: yalan
Vadi Zambağı: mutluluğun dönüşü
Manolya: doğa sevgisi
Marygold: keder, üzüntü
Mimoza: gizli aşk
Nane: bilgelik
Dut: senden kurtulamam
Mersin Ağacı Çiçeği: aşk
Nastrurtium: yurtseverlik
Hercai Menekşe: düşünceler
Maydanoz: sevinmek
Phlox: hemfikirlilik
Ananas: mükemmelsin
Pembe Karanfil: çekilme, kabullenme
Kırmızı Karanfil: saf, temiz aşk
Çizgili Karanfil: kabul etmemek
Polyanthus: zenginlik temennisi
Kırmızı Gelincik: teselli
Koyu Kızıl Gelincik: israf, ölçüsüzlük
Beyaz Gelincik: uyku
Ahududu: pişmanlık
Rhododendron: tehlike
Kırmızı Gül: aşk
Beyaz Gül: senin değerini hak ediyorum
Sarı Gül: kıskançlık
Biberiye: anma, hatırlama
Sedefotu: acı, elem
Scabious: ümitsiz aşk
Aslanağzı: cüret, küstahlık
Ayçiçeği: kibir
Akasya: hareket
Kekik: aktivite
Lale: ün, şöhret
Kırmızı Lale: aşkın deklarasyonu
Sarı Lale: aşkta umutsuzluk
Menekşe: alçakgönüllülük